PROF. DR. L. MICHAEL BROWN’UN ANISINA
TOPOLOJİ ÇALIŞTAYI
9 ARALIK 2016
HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ
ÇALIŞTAY PROGRAMI |
|||
10:00-10:45 |
FİLİZ YILDIZ |
HACETTEPE
ÜNİVERSİTESİ |
DOKU TEORİSİNDE
GENİŞLETİLMİŞ GERÇEL DİKOMPAKTLIK |
10:45-11:00 |
ÇAY-KAHVE MOLASI |
||
11:00-11:45 |
ESRA KORKMAZ |
HACETTEPE
ÜNİVERSİTESİ |
NOKTA-BAĞIMSIZ
TOPOLOJİYE BİR BAKIŞ:DİFRAME VE DİLOCALLER |
12:00-14:00 |
ÖĞLE YEMEĞİ |
||
14:00-14:45 |
İSMAİL UĞUR
TİRYAKİ |
ABANT
İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ |
HYPERSPACELER VE
ONLARIN ÜZERİNDE TANIMLI WHİTNEY DÖNÜŞÜMLER ÜZERİNE KISA BİR ARAŞTIRMA |
14:45-15:00 |
ÇAY-KAHVE MOLASI |
||
15:00-15:45 |
RAMAZAN EKMEKÇİ |
ÇANAKKALE
ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ |
DERECELİ
DİTOPOLOJİK DOKU UZAYLARINDA KOMŞULUK SİSTEMLERİ VE DERECELİ DİSÜZGEÇLERİN
YAKINSAMASI |
Konuşmalar Hacettepe Üniversitesi Matematik
Bölümü Yaşar Ataman Toplantı Salonu’nda yapılacaktır.
HyperspacelerVe
Onların Üzerinde Tanımlı WhitneyDönüşümler Üzerine Kısa Bir Araştırma
İsmail Uğur TİRYAKİ
Hyperspace teori 20. yüzyılın başlarında
Felix Hausdorff ve Leopold Vietoris’in çalışmaları ile başlamıştır. Verilen bir
topolojik uzak için hyperspace dediğimiz ve 2X ile göstereceğimiz, X’in tüm boş kümeden farklı kapalı alt kümelerinden oluşan ve
üzerinde Vietoris topolojisi olan bir yapıdır. Bu gösterim dolayısıyla bazı
kaynaklarda exponansiyel topoloji yada sonlu topoloji de denir. Bu teorinin
temel motivasyonu 2X in
özelliklerini kullanarak X’in
topolojik yapısı hakkında bilgi edinmektir. Fakat temel zorluk, verilen bir X uzayı için 2X ve onun alt uzaylarının yapısı oldukça karışık ve bu
yapıyı görmenin zor olmasıdır. Özellikle hyperspace’in geometrik modelleri birçok
durumda bilinmemektedir.
Fakat hyperspace teori yukarıda
bahsedilen motivasyonunu gerçekleştirmek için kendine özgü metodlarını yaratmıştır.
Bu özel metodlardan biri de Whitney
map’tir. Bu map (burada map’den kastımız fonksiyonun sürekli olmasıdır) ω
: 2X → [0, ∞)
öyle ki ω({x}) = 0 ve A ⊂B≠A özelliğindeki her A, B∈ 2X için ω(A)
< ω(B) özelliklerini sağlamaktadır.
Whitney map ilk defa J. L. Kelley’nin doktora tezinden ürettiği 1942 yılında
“Hyperspace of Continuum” yayınında belirtmiş olduğumuz motivasyon için
kullanılmıştır. Bu konuşmada Whitney map’in kompakt metrik uzay üzerinde var
olduğu gösterilmiş ve Whitney map’in kuruluşlarından bahsedilmiştir. Bunun yanı
sıra yine Whitney map aracılığıyla Whitney düzey tanımı verilmiş ve Whitney
düzey ile verilen X uzayının bazı
özellikleri paylaştığı belirtilmiştir. Bunların yanı sıra, Whitney özelliği adı
verilen bir tanım verilmiş bu tanımın temel motivasyonunun X continuum (kompakt bağlantılı metrik uzay) olmak üzere X’in özelliklerinin hyperspace C(X)’in
de Whitney düzey aracılığı ile taşıdığı belirtilmiştir. Burada C(X)
ile gösterdiğimiz 2X ’in
bağlantılı alt kümelerinden başka bir şey değildir. İlaveten Whitney reversible
özelliği tanımı verilmiş bu tanım anlaşılabileceği gibi tam olarak Whitney
özelliğinin tersini yapmaktadır, yani C(X)’in özelliklerinin X tarafından yine Whitney düzey aracılığı
ile taşıyacağı anlaşılacaktır. Ayrıca Whitney özelliklerin küçük Whitney özellik,
zayıf Whitney özellik, küçük zayıf Whitney özellik gibi bazı türleri verilmiş
bunların aralarındaki bağlantı diyagram halinde örneklerle gösterilmiştir. Son
olarak üzerinde çalıştığımız açık problemin tanıtımı yapılmıştır.
Dereceli Ditopolojik
Doku Uzaylarında Komşuluk Sistemleri Ve Dereceli Disüzgeçlerin Yakınsaması
Ramazan EKMEKÇİ
Rıza ERTÜRK
Klasik topolojide, kapalı kümeler
açık kümelerin tümleyeni olarak kolayca elde edilebilir. Benzer bir durum
sırayı tersine çeviren "involüsyon" işleminin küme tümleyeni rolü
oynadığı latisler üzerindeki topolojilerde de mevcuttur. Ancak böyle bir sırayı
tersine çeviren involüsyonun mümkün olmadığı ya da alakasız olduğu durumlar söz
konusu olabilir. Bu tür durumlarla baş edebilmek amacıyla, açık ve kapalı kümelerin
birbirinden bağımsız olduğu bir yapı olan "ditopoloji" yapısı sunulmuş
ve çalışılmıştır.
Brown ve Šostak doku uzaylar üzerinde,
ditopolojilerin bir genellemesi olarak, açıklığın ve kapalılığın birbirinden
bağımsız iki derecelendirme fonksiyonu olarak verildiği "dereceli
ditopoloji" kavramını sunmuşlardır ve bu yeni yapıyı kategorik anlamda
araştırmışlardır.
Herhangi bir küme veya aile
üzerinde topolojik yapıyı oluşturabilmek için komşuluk ve süzgeç kavramlarının
önemli bir rolü bulunmaktadır. Bu doğrultuda, doku uzaylar üzerinde dereceli
dikomşuluk sistemleri ile dereceli disüzgeç kavramlar tanımlanıp bu kavramların
dereceli ditopolojik uzaylarla olan ilişkisi ve bunların bazı özellikleri
çalışılmıştır ve bu konuşmada, bu çalışmalar sunulacaktır.
Doku Teorisinde
Genişletilmiş Gerçel Dikompaktlık
Filiz YILDIZ
Lawrence M. BROWN
Uygun bir öteleme dönüşümü ile
tanımlanan ve T-latis adı verilen bir tür latisin ikili-ideallerinin
özellikleri ve doku uzayın ditopolojik özellikleri arasındaki çeşitli ilişkiler
kullanılarak, di-topolojik doku uzaylar için uygun bir gerçel kompaktlık
teorisi gerçel di-kompaktlık adı
altında yazarlar tarafından 2006 yılında tanımlanarak doku teorisi
literatüründe önemli sonuçlar elde edilmiştir. Özel olarak, bir di-topolojik
yakın-sade doku uzayın uygun bir T-latis anlamında gerçel tıkızlamaları da
karakterize edilerek, gerçel di-tıkızlık ve uygun bir di-düzgünlüğün tamlığı
arasındaki ilişkiler, doku uzayın gerçel di-kompaktlaştırmaları ile
di-tamlaştırmaları arasına da taşınmıştır.
Bu çalışmada ise, temel amaç
olarak; fuzzy latislere özgü bir gerçel kompaktlık kavramını tanımlama
problemine çözüm olan ve gerçel di-kompaktlık kavramını, yakın-sade dokuların
sınıfından daha büyük bir sınıf olan hemen-hemen sade dokuların sınıfına
genişleterek oluşturulan genişletilmiş
gerçel di-kompaktlık teorisinden söz edilecektir.
NOKTA-BAĞIMSIZ TOPOLOJİYE BİR BAKIŞ:DİLOCALE VE DİFRAMELER
Esra KORKMAZ
Rıza ERTÜRK
Topolojik
uzayların nokta bağımsız yapılar olarak yani bir “açık kümeler latisi” olarak
düşünülmesi fikri 1930’lu yıllarda ortaya çıkmıştır. Bunun sebebi ise Birkhoff
ve Stone’un çalışmalarına kadar latis teorinin çok fazla gelişmemiş olmasıdır.
Stone’un çalışmaları ile, geometrik kökenlere sahip olan topolojik uzaylar
teorisi ile tamamıyla cebirsel özellikler taşıyan Boole cebirleri arasındaki ilişkiler
incelenmiş ve cebirsel özellikler kullanılarak farklı topolojik uzaylar
tanımlanabileceği ortaya çıkmıştır. 20. Yüzyılın ikinci yarısından itibaren,
genelleştirilmiş topolojik uzaylar olarak değerlendirilen “locale”ler üzerine
yapılan çalışmalar, Isbell’in “Atomless parts of spaces” isimli çalışması ile
önem kazanmış, Banaschewski başta olmak üzere bu konuda çalışan birçok kişinin
katkısı ile zenginleşmiştir. Klasik topolojik uzaylar ve ikili topolojik
uzaylarda bilinen birçok özellik (ayırma aksiyomları, kompaktlık, düzgünlük
vs.) locale’lere genelleştirilmiş ve klasik teoride mevcut olmayan bazı
özellikler tanımlanmıştır.
Bu çalışmada locale teori ile klasik
topolojik uzaylar arasındaki ilişkiler incelenecek, ayrıca diframe ve
dilocale’ler teorisine bir giriş yapılacaktır.